06 Ağustos 2012 Pazartesi - 18:14
İnsan sağlığına değer katabilme
misyonuyla yayın hayatına başlayan
Hayattan Haberler Dergisi olarak her
sayımızda eczacı dostlarımızın kapısını
çalmak istedik. Onların seslerine
kulak vererek okurlarımıza daha yakın
olmalarını sağlamak için ilk durağımız
İstanbul Yeni Bosna…
İstanbul’un gözde semtinde yer alan
Yeni Bosna Eczanesi’ni daha yakından
tanıyıp seslerine kulak vermek için
Uzman Eczacı Özlem Dönmez ile hem
sektörü hem de sağlık üzerine keyifli
bir söyleşi gerçekleştirdik.
İlerleyen sayılarımızda Türkiye’nin farklı
bir köşesinde eczacı dostlarımızla
tekrar buluşmak dileğiyle sözü Özlem
Dönmez’e bırakıyoruz.
Eczacılık mesleğine nasıl başladınız?
Kendinizi tanıtır mısınız?
2002 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık
Fakültesinden mezun oldum, aynı
sene fakültemizin Biyokimya Anabilim
Dalında araştırma görevlisi olarak mesleğe
başladım. 3 sene sonra 2005 yılında
yüksek lisansım bitince okuldan ayrıldım
ve mesleğimi serbest eczacı olarak icra
etmeye başladım.
Peki, neden eczacılığı tercih ettiniz? Hangi faktörler eczacılığı seçmenize
neden oldu?
Üniversite sınavlarına hazırlanırken
tanıştığım eczacı abi ve ablam sayesinde
bu mesleği tanıdım. Daha fakülteye
girmeden eczacılığın ne kadar güzel bir
meslek olduğunu öğrendim.
Eczanenizdeki ürün portföyünden
bahseder misiniz? (ilaç, dermokozmetik,
bitkisel sağlık ürünleri kapsamında)
Eczanemiz ASM karşısında bulunduğundan
ağırlıklı olarak ilaç bulunduruyoruz.
Daha dar bir yelpazede de dermokozmetik
ve gıda takviyelerimiz bulunmakta.
Eczacılık hizmeti verirken mesleki ve
insani açıdan işinizin sizi mutlu eden
tarafları nelerdir?İnsanlara yardımcı olmanın hazzı ve
çözüm üretebilmenin mutluluğu değişilmez.
Sizce eczacı-hasta ilişkisi nasıl
olmalı?
Eczacı hastanın sağlık konusunda
rehberidir. Hasta eczacıya doktordan
ve sağlık birimlerinden çok daha
kolay ulaşabilmektedir. Eczacının,
çerçevesinde hastayı bilgilendirme,
gerektiğinde doktora veya hastaneye
yönlendirme gibi sosyal sorumlulukları
vardır. Dolayısıyla danışmanlık yönü
çok güçlü olan bir meslektir.
Geçmişten bugüne Türkiye Eczacılıkla
ilgili ne kadar yol kat etti? Gelecekte
eczacılık ne durumda olur?
Bugün eczanelerin en büyük sıkıntısı
maddi sıkıntılardır. Giderler artmaya
devam ederken, karlılığın sürekli düşmesi
gerçekten birçok meslektaşımızı
zor durumda bırakmaktadır. Bunun da
zincir eczane öncesi bir yıldırma politikası
olduğunu düşünüyorum. Oysa
bizim almış olduğumuz eğitim ve
sahip olduğumuz sorumluluğa karşı
para kazanma kaygısı ikinci plandadır.
Eczacılık sadece ticarete indirgenemeyecek
kadar moral değeri yüksek
bir meslektir.
Ayrıca günümüzde eczacılık mesleği
sürekli değişen mevzuat, artan kırtasiyecilik
ve yeni uygulamalar ile gittikçe
zorlaşmakta, hasta danışmanlığını istediğimiz
gibi yerine getirememekteyiz.
Tüm söylenenlere, yaşanılan sıkıntılara
rağmen eczacılık mesleği
vaat ediyor mu? Mesleğini seven
bir eczacılık öğrencisinin mesleğine
hakim olması için ileriki hayatında
neler yapması gerekir?
Şöyle söyleyeyim; Eczacılık sağlık sektörünün
vazgeçilmez bir unsurudur.
Eczacılık sadece eczane eczaneciliği
değildir.
Eczacılık; ilacın araştırılması, bulunması,
formüle edilmesi, üretilmesi,
temin edilmesi ve hastaya sunulması
gibi çok farklı ve bütünü oluşturacak
değişik alanları kapsar.
Hangi işi yapıyorsak yapalım, ilk şart
o işi sevmektir. Sevmediğin bir işte
başarılı olmak mümkün değildir.
Eczacılık dışında uğraşlarınız var
mı? Bunlardan biraz bahseder
misiniz?
Mutlaka düzenli spor yapmaya
çalışıyorum. Ayrıca fırsat buldukça
tenis oynuyorum. Herkese de tavsiye
ederim.